Bilindiği gibi özel yetenek sınavları ile öğrenci alan okulların sınavları Temmuz, Ağustos ya da en geç Eylül ayı gibi yapılıyor. Bu sınavlara iyi hazırlanmak çok önemli...
Sınavlarla ilgili bütün bilgileri ve incelikli detayları ancak hazırlık kurslarında öğrenebiliyor ve tatbik edebiliyorsunuz. Bu sayede kendinizi de ölçebiliyor, ona göre bir yol haritası çizebiliyorsunuz.
Bu okullar için öncelikle üniversiteye giriş sınavlarından alınabilecek en yüksek puanı almak esastır. Sonrasında, ülkemizdeki Müzik Teknolojisi Anabilim Dalı bölümlerinin giriş sınavları temelde iki aşamalı yapılır; müziksel işitme ve mesleki işitme. Mesleki işitme sınav aşaması da kendi içinde iki aşamaya ayrılabiliyor; Dokuz Eylül Üniversitesi'nde bugüne kadar uygulandığı gibi. İşte bu aşamada müziksel işitme aşamasını geçemezseniz, müzik teknlojisi üzerine bir okul okumak bir başka yıla kalan hayale dönüşüyor. Bu yola çıkmış bir çok öğrenci adayı da genel olarak bu bilgiden bihaber bir şekilde büyük hayal kırıklığına uğruyor ve "... ama benim işim teknoloji, işitme neden bu kadar önemli?" ya da "benim projelerime baksınlar, kulak sınavı da neymiş?" gibisinden tepkiler vermekten kendilerini alıkoyamıyor. Bu kapsamda, bu bölümler için müziksel işitme aşamasının önemi unutulmamalı ve çalışmalar ona göre yapılmalıdır. Bu aşama sınavında yani "eleme sınavı"nda öğrenci adayından, piyanodan verilen tek ses ile aynı anda verilen iki ses, üç ses ve dört sesin tekrarı istenir ve doğru verilmesi beklenir. Ayrıca, bir çok üniversitede piyanodan, bazı üniversitelerde ise biri piyanodan, diğeri de Türk Müziği enstrümanlarından birinden verilen iki ezginin tekrarlanması istenir. Böylece adayın, ezgi hafızası ve tonda kalma becerisi ölçülür. Son olarak bir çok üniversite, iki adet ritim kalıbı vurup yine adayın, tekrarını doğru veya doğruya en yakın şekilde vermesini talep eder. Bu ritim kalıplarından ikisi de eşit zamanlı evrensel kalıplardan oluşabilirken, biri Türk Müziği kalıbı olarak sorulabilir. Bunlardan başka bazı üniversiteler giriş sınavlarında adayın sesini kullanma ya da enstrüman çalma becerisini ölçmeye yönelik performans bekleyebilirler.
Adayın, işitme ağırlıklı olmak üzere, beceresini de ölçebilen ve 100 tam puan üzerinden değerlendirilen bu birinci aşama müzikal temelli sınavı, başarılı sayılarak geçmesi için çoğu üniversitede en az 50 puan alması gerekmektedir. Bu puan aynı zamanda bir çok üniversite için ikinci aşama sonucunda hesaplanacak sıralama/yerleştirme puanının ölçümünde de oransal olarak kullanılacağından mümkün olan en yüksek puanın alınması hedeflenmelidir.
Birinci aşamadan, 100 üzerinden en az 50 puan alarak ikinci aşamaya geçmeye hak kazanan adaylara mesleki işitme sınavı uygulanır. Bu sınavda, adaya dinletilen bir müzik parçasında hangi enstrümanların kullanıldığı, sonrasında tekrar tekrar yapılan birkaç dinletilmede de hangi enstrümanların eklenildiği ya da çıkarıldığı, hangi ses veya sinyal işlemcilerin kullanıldığı gibi bilgiler sorulur. Son olarak üçüncü aşamada ya da ikinci aşamanın ikinci kısmında adayın projesini/projelerini sunması, hakkında bilgi vermesi, bunlar üzerine icra edilen mülakat ile kendini ifade becerisi ölçülür.
Anlaşılacağı üzere bu okulların sınavlarına hazırlanırken nelere dikkat etmeniz gerektiğini artık biliyorsunuz. Üniversitelerin uyguladığı bu özel yetenek sınavından alacağınız puanla bir ortalama oluşturulur ve bu puan net puanınız olur. Ancak bir de merkezi sistem üniversite giriş sınavları var ki, burada bu ÖSYM sınav puanının bir derece daha önemli olduğunu vurgulamamız gerekmektedir. Özel yetenek sınavının üzerine bu puan eklenerek, esas yerleştirme puanınızı elde etmiş olacaksınız. Tabi Üniversitelerin şart koştuğu baraj puanı geçemediyseniz bütün bunları konuşmaya dahi gerek kalmıyor ve yine hayaller başka bahara kalıyor.
Merkezi sistem sınav puanının önemine binaen, söz gelimi, konservatuvar özel yetenek sınavlarında genel olarak baraj puan 70'tir. Ali Özel yetenek sınavından 90 puan almış, ancak üniversite sınav puanı 190'dır. Ayşe'nin ise özel yetenek sınavı puanı 75 ancak üniversite sınav puanı 265'tir. Bu durumda, Ayşe konservatuvara üst sıralardan girmeye hak kazanmış, Ali ise ya sıralama dışı kalmış ve çok istediği okulu kazanamamıştır ya da listeye son sıradan girip ucu ucuna hak elde etmiştir. Tabi işi yedek listeye kalmamışsa!...
Sonuç olarak; önce üniversite sınavından iyi bir not, sonrasında özel yetenek sınavlarına sıkı bir hazırlık... İşte bunun yolu İZMA! Size, gerekli bütün çalışmaları eksiksiz olarak sunmaktadır. Bugüne değin bu yolda birlikte yürüdüğü öğrencilerinin %95'ini istedikleri okullara yerleştirmiştir.
İZMA ile "keşfet kendini"
